EYLÜL...

Yazabilmeyi çok isterdim
Doğru kelimeleri seçebilmeyi
En son kelimemden yola çıkabilecek kadar usta olmayı

En nihayetinde yazamıyorum işte
Tümü tekrar yaşanmamışın

En çok bu gün yazmayı isterdim

Gözaltlarından şakaklarına giden ellerini
Tek bir kelime ile
Hiç olmayan bakışlarına bağlamayı

Lakin yok işte o kadar kelimem
Sustuklarımı yazmak isterdim
Ama o kadar çok sustum ki
Değil yazılışı anlamlarını bile unuttum
Hani yazsam hatırlarım belki

Ama işte o kadar çok yazdım ki sen olmayan seni
O kadar çok söz ettim ki sana benzemeyen senlere
Duymadılar..

Sustum işte; en fazla dinledim
Anlatamadım ki yanında susabildiklerimi sevdiğimi

En çok bugün yazabilmeyi isterdim


En olmadık anlarda ütopya olarak vücut bulman
Yani konuşurken biri ile
Gözlerini ona oturtmaya çalışmak
Yok başardığımda oldu
Lakin onlar o gözle bakamadılar..

Korkma anlatmadım kimselere
En fazla kendim işte..

Kusurlarımızı yazabilmeyi çok isterdim
Anlatabilmeyi,
Kusursuz bir şekilde sana yakışan kusurları

En çok yazabilmeyi şimdi isterdim
Bitirebilmek adına

1 yorum:

  Ayşe Marika Sağlam

19 Ekim 2008 17:38

susabilmeyi başarmak büyük bir erdemmiş ya, ondandır zorluğu, mümkünsüzlüğü...çok konuşup anlatamamaktansa...ya da bağırırken duyulmadığını anlamak..o an..tek bir an...